Zekâ, zihnin öğrenme, öğrenilenden yararlanabilme, yeni durumlara uyabilme ve yeni çözüm yolları bulabilme yeteneğidir ve zihnin algılama, bellek, düşünme, muhakeme, öğrenme gibi birçok işlevini içerir. Bilişsel ve sosyal zekâ üzerinde hem kalıtım hem çevre faktörleri rol oynar ancak bilişsel zekâ (IQ) daha çok kalıtım, duygusal zekâ (EQ) ise daha çok sosyal çevre faktörleri ile belirlenir.
Vygotsky (1986) çocuğun kendi kendine çevresiyle etkileşerek geliştirebileceği bilişsel kapasitesinin dışında, çevresindeki yetişkinlerle ve diğer çocuklarla etkileşerek geliştirebileceği bir "gelişmeye açık alan" olduğunu ileri sürmektedir. Bu nedenle çocukların yaş özelliklerini ve ihtiyaçlarını bilerek, buna uygun ortam ve eğitimi sağlamak büyük önem taşır.
Aynı şekilde duygusal zekâ da genetik olarak yeterlilik gerektirmekle birlikte doğru ortam ve eğitimle çok üst düzeylere taşınabilir. Kendi duygularının farkında olan ve onları kontrol edebilen, başkalarının duygularını, ihtiyaçlarını anlayan, onlarla etkili iletişim kurabilen insanlar hayatta başarılı ve mutlu olabilmektedir. Okulumuzda küçük yaştan itibaren çocuklara duygu eğitimi verilir, her fırsatta duygular adlandırılır ve çocuklardan da kendi duygusunu sözel olarak ifade etmesi istenir. Özellikle kendi davranışının arkadaşında nasıl bir duygu yarattığını anlaması sağlanmaya çalışılır.
Panda’da çocukların yaşına ve gelişim düzeylerine uygun yapılandırılmış oyunlara düzenli olarak yer verilir. Bu oyunlar çocuklardaki algı, dikkat süresi, hafıza, düşünme, problem çözme, karar verme gibi yetileri geliştirerek zekâ gelişimine ciddi katkılarda bulunur. Zekâ gelişimine katkı sağlamak üzere üretilen kutu oyunlarının büyük çoğunluğu okulumuzda mevcuttur ve çocuklarımız bu oyunlarla severek oynarlar.
Ayrıca kitaplarla da algı, dikkat ve hafıza geliştirici çalışmalar yapılır. Çocuklara oyun sırasında, projelerde problem durumları verilerek çözüm üretmeleri istenir. Öğrenilen bilgiyi farklı alanlara taşıyabilecekleri ortamlar yaratılır.
Ders programı hazırlanırken çoklu zekâ kuramında altı çizilen, zekânın farklı alanları desteklenmeye çalışılır. Branş derslerinde de çocuklar farklı yeteneklerini ve zekâ alanlarını fark etme ve geliştirme olanağı bulurlar. Bu nedenle Panda’da her çocuk branş derslerinin tamamına katılır. Bu derslerde çocukların bireysel farklılıkları gözlenir, yetenekli olduğu alanlar belirlenerek ailelerle paylaşılır. Kimi çocuğun mantık matematik, kimi çocuğun müzik, kimi çocuğun görsel uzamsal, kimi çocuğun bedensel zekâsı diğerlerinin önüne geçer. Örneğin jimnastik, dans ve yoga saatlerinde çocuk kendini, duygularını ifade edebilmek için bedenini kullanmayı öğrenir. Bedensel (kinestetik) zekâsı yüksek olan çocuklar bu derslerde başarılı olur, kendilerini gösterirler. Yeteneklerinin erken yaşta fark edilmesi, çocukların doğru alana yönlendirilerek, bu yeteneği geliştirebilmelerine olanak sağlar.